Somuncubaba Diyarında Somuncubaba Ekmeği Sorulduğunda “Yok” Diyoruz… Önümüzde mübarek Ramazan ayı var. Akabinde her zaman olduğu gibi mayıs ayından sonra iç turizmde bir canlanma olacağı muhakkaktır. Çevre illerden ve yol üstü geçenler, bir şekilde ilçemizdeki tarihi ve turistik yerleri gezmeye gelecekler. Örneğin; Sivas’taki yakınını ziyarete gelen bir aile, yakını tarafından Darende’ye getirecek olsa, gelirken yol boyunca sormayacak mı? Darende’nin neyi meşhur gidince bize ne yedireceksin? Demeyecek mi? Onlarca yıldır, tarihi ve tabii güzelliklerimiz nedeniyle ilçemize turizm kenti diyoruz ama bunun neresindeyiz siz söyleyin. Yıllardır dile getirilen bu konularda bugüne kadar ilerleme sağlanmış değil. O nedenle bunları yeniden ısıtmak gibi bir düşüncemde yok zaten. Ama iki hususta öneride bulunmadan geçmeye niyetim yok.  Nedir bunlar: 1- Ülkemizin neresine giderseniz gidin. Yol üstlerinde konulmuş levhalarda “Trabzon Ekmeği” yazısına ben rastlamadım diyen yalan söyler. Hatta hangimiz şehirlerarası yaptığımız yolculukta bu ekmekten alıp evimize getirmiyoruz? Çünkü günlerce bayatlamıyor. Diyorum ki; Gerek, ilçemiz içinden geçen ve her gün binlerce aracın karşılıklı hareket ettiği D-300 Devlet Karayolu’nun varlığı, gerekse ilçemizin en önemli turizm yelpazesini oluşturan Somuncubaba Türbesi’ni ziyaret edenlerin talep ettiği ve mübareğin adı ile özdeşleşmiş olan Somuncubaba Ekmeği için bir çalışma yapılsa ne olur? Uzun süre bayatlamaması için formül geliştirilse çok mu zor bir iş! Darende’ye gelenler kayısıdan çok Somuncu Baba ekmeğini soruyor. - Somuncubaba ekmeği yok mu? - Nerede satılıyor? Nereden alabilirim? - Buradan gidince komşularıma da alacağım birkaç tane… Demiyorlar mı? Vallahi ben çooooook duydum bu sözleri. Velhasıl müteşebbislerimiz, fırın yaptırıp, “Ben bu ekmeği pişirip satacağım. Demiş olsa inanın yoldan geçenlere bile yetiştiremez. 2- Darende Kebabı diyoruz. Son yıllarda kavurmaya “Darende Kebabı” demeye başlamadık mı? İşte ben ona yanarım. Unutulmadan, gerçek formüllerinin tespit edilerek tescilletip “Coğrafi işaret Belgesi” almamız gerekiyor. İlçemizi ziyaret edenlere Darende’ye özgü olan diğer yemeklerle birlikte ikram edecek işyerleri açmalıyız. İlçemize gelenlerin beraberinde sadece kayısı götürmesiyle biz turizmden faydalanamayız. Hem Somuncubaba ekmeğinin hem de Darende Kebabının Coğrafi İşaret Belgesi alınabilmesi, belki kişisel başvuru ile olmayabilir. Onun da çözümü var. İlçede söz konusu bu hizmet alanında faaliyet sürdüren esnaflarımızın kuracağı “Darende Aşçılar ve Lezzet Derneği” ile bu işler takip edilebilir. İlçemizdeki tüm tarihi ve tabiat güzelliklerinden kaynaklı bu potansiyelin, ilçemizin her ferdinin faydalanabileceği bir durumu getirmek hiçte zor bir şey olmasa gerek…